İki Kutlama

Bir evlilik yıldönümü ve bir babalar günü sığdırdık hafta sonumuza.

Cumartesi günü birlikteliğimizin altıncı yılını geride bıraktık. Altı yıl ve öncesinde dört yıl. On yıldır hayatımda sevgilim. Önce bireydik ardından eş olduk ve kızımızın doğumu ile çekirdek bir aile. Bir ömür boyu bu mutlululuğun büyüyerek devam etmesini diliyorum.

Pazar günü ise babalar günü seramonimiz vardı. İnci'ye her ne kadar babasına söylemesi gerekenleri dikte ettiysem de :) çocuğum yine içinden geldiği gibi doğaçlama çalıştı. "İiiikiii doğdunnn babaaa, dooom günün kutlu olsun" nidalarıya hediyesini takdim etti babasına :)

Yaklaşık üç aydır her hafta sonumuzu bir doğum günü etkinliğinde geçirince, her türlü şakşaklı organizasyonu doğum günü olarak algılıyor İnci. Ben de ne yapsın yavrum diyerek tebessüm ederek karşılıyorum.

Onun dışında uzunca bir süredir post yayınlamıyorum farkındayım. O yüzden ordan burdan kısa kısa notlarla bir özet geçeyim.

Okullar kapandı. Cuma günü uğurladık öğrencilerimizi ve ardından öğretmenlerimizi. Artık donuk bir ruh ve görsellikle izliyorum olanları. Galiba gidenler kalanlardan daha şanslı! Kim neden iyi, kim neden kötü. Anlamak ve yorumlamak mantık dışı.

Ciddi bir bel ağrısı problemi yaşıyorum. Sanki vücudum iki parçalı bir bidon ve o bidonun üstü belimde oturuyor. İki haftadır İnci'yi kucağıma alamıyorum. Oturup kalkarken her an temkinliyim. İğne ve ilaçla idare ettim bir süre ama en kısa sürede tedaviye başlamam gerek.

Amigurumilere devam. Bu ara ördüğüm tüm oyuncaklarım hediye olarak yeni sahipleriyle buluşuyor. Malum doğum günü sezonu. İnci'nin beğenisi ile seçim yapıyoruz, örüyoruz, paketliyoruz.

Kısmetse Temmuz ayının başında izne ayrılacağım. Kısmetse diyorum çünkü bugün itibariyle Haziran ayının sonuna geldik ama izinlerimiz halen daha onaylanmadı! Geleceğe yönelik tatil planı yapmak imkansız. Geçtiğimiz yıl bu konuda yaşadığım kötü bir tecrübeyle bunların ipiyle kuyuya inilmeyeceğini çok iyi anladım. Basiretsizliklerinden, plansızlarından ve iş bilmezliklerinden hem tatilim yanmıştı, hem de param. Helal etmiyorum hakkımı. Böyle de biline.

Bir haber fısıldadı kulağıma iyifikir.

Örgü Festivali Dergisi'n de yayımlanan amigurumi oyuncaklarım Hürriyet Gazetesi'nin promosyon olarak verdiği Nako örgü setinde yayınlanMIŞ.

Evet evet yayınlanMIŞ. Daha doğrusu kuponla dağıtılmış bizim modeller :) :(

Peki ya sizler aldınız mı?

Keza ben almamıştım. Oldum olası kuponla, kampanyayla, promosyon ile dağıtılan tüm ürünleri ve hizmeti iki yüzlü bulmuşumdur. Amaç her ne kadar müşteriyi bağlamak ve devamlılığını sağlamak yahut da yeni müşteri kazandırmak olsa da al gülüm ver gülüm tarzı işler bana göre değil. Ne denli beğenirsem beğeneyim elim gitmez, mantığım kabul etmez. Neden ben bir ürünü alabilmek için tercih etmediğim bir ürünü almak zorunda bırakılayım. Promosyon ve kupon olayı beni bu denli irite ederken modellerimin haber verilmeksizin bu şekilde lanse edilmesi hoşuma gitmedi dostlar. Hoş olmadı.

Uzunca bir aradan sonra uzunca bir post oldu değil mi?

Güzel bir hafta diliyorum herkese. Sağlıcakla efendim.